Kan Çıkmazı: Kızılay Bağış İstiyor, Hastaneler Kan İstiyor!
Kan stokları azaldı, Kızılay’a yapılan bağışlarda kuruma olan güvensizliğin etkisinin baskın olduğu belirtiliyor. Hastanelerde ameliyat olacak hastalara kan temini sağlanamıyor. Hasta yakınları hastaneler tarafından Kızılay’a sevk ediliyor. Kızılay donör bulun diyor, hastalar “Kızılay’a güvenmiyoruz kanımızı siz alın” diyerek hastaneye dönüyorlar. Türkiye’de adeta bir kan gölü var.
Genç Kızılay’dan Kan Bağışı Çağrısı!
Genç Kızılay, sosyal medya kanallarından yaptığı duyuruda, “Ulusal kan stoklarımız minimum seviyenin altına düştü. Tüm vatandaşlarımızı kan bağışı merkezlerimize bekliyoruz.” Kızılay bağışlarda azalma Kan stoklarının azalmasının tek sebebi ramazan ayı mı? Yetkililer, 6 Şubat depremlerinde depremin 3. gününde çadır sattığı ortaya çıkan Kızılay’a güvenin daha da azaldığını, bağışlardaki azalmada bu gerçeğin göz ardı edilmemesi gerektiğini söyledi.
Kanlı Geyik!
Kızılay’a olan inanç da, bağış da azaldı. Depremde çadır satışıyla gündeme gelen Kızılay’a bağış yapan vatandaş sayısının azalması, sağlık kan temininde soruna yol açtı. Hastaneler ameliyat olan hastalara verecek kan bulamıyor, vatandaşlar Kızılay’a gönderiliyor ve vatandaşlar Kızılay’a kan vermek yerine kan bağışlayabilecekleri başka kurum arıyor. Sorun hastanelerin başka yerlerinde belirirken, kan olmadan hayatta kalamayacak bir dizi risk var. Talasemi hastaları da kan kaygısı yaşarlar. Bilim Sıhhat Haber Ajansı’na (BSHA) konuşan 40 yaşındaki talasemi hastası, “Kızılay’da yeniden yapılanma mı yapılacak, görüntü tazelenecek mi bilmiyoruz ama bir şeyler yapılmalı” dedi.
Talasemi Federasyonu: Alternatif Yok Sadece Kızılay Var!
Hastanelerde kan yetersizliği nedeniyle acil ameliyatlar dışındaki rutin ameliyatlar da durma kararı almak zorunda kalıyor! Ayrıca kana ihtiyacı olan Talasemi Hastaları da yaşamak için kan bulamamanın endişesini yaşıyor! Talasemi Federasyonu Genel Lideri Mustafa Dolu, BSHA’ya yaptığı açıklamada, “Kızılay’a olan güvenin azaldığını anlıyoruz ancak vatandaşlarımızdan ricamız bu durumu görmezden gelip bağışta bulunmalarıdır. Kan olmadan yaşayamayız” dedi. Talasemi hastaları, kan bağışlarının azalması ve kan stoklarının azalmasından en çok etkilenen kümelerin ortasında yer alan hasta kümesidir. Genel Lider Mustafa Dolu, kan stoklarındaki azalma nedeniyle 3 haftada bir 2 ünite taze kan alamayan talasemi hastalarının mağduriyeti hakkında bilgi verdi. Orgeneral Dolu, resmi kayıtlara göre Türkiye’de 4 bin 500 Talasemi hastası olduğunu, bu sayıya Suriyeliler de dahil edildiğinde ve sayı güncellendiğinde 10 bin Talasemi hastası olduğunun söylenebileceğini belirtti. Dolu, “Talasemi hastası 3 haftada bir 2 ünite taze kan almalı. Kan almazlarsa yaşayamazlar. Bizim için kan vazgeçilmezdir. Çünkü kan almazsak yaşayamayız ve hayatta kalamayız. Kan parayla satılacak bir şey değildir. Bağış olmadıkça elde edilemeyecek bir şey” dedi.
Kan bağışlarında ramazanın etkisi ve Kızılay’a olan güvenin azalması nedeniyle bağışa ilginin kalmadığını vurgulayan Dolu, şunları kaydetti: “Toplumda Kızılay’a olan inancın azalması, sadece beyin sarsıntısı ile ilgili değil, geçmişte Kızılay ile de ilgili. Bir mesafe hissi vardı. Vatandaşlar kendileri için haklı olabilir ama şunu da bilmeliler ki Türkiye’de kan stoklayan veya Kızılay’dan kan bağışı toplayan başka bir kurum yok. Nerede olursanız olun ihtiyaçları Kızılay’a aktarılıyor ve Kızılay’dan kan temin ediliyor. Vatandaşlarımızdan ricamız kurumlara bağlı kalmadan kan bağışında bulunmalarıdır. Kızılay’ı yönetenlerden gözlerinin arkasına bakarak kan bağışı yapmalarını rica ediyoruz. Başka alternatifimiz olmadığı için sadece Kızılay var. Vatandaşlarımız belki kızabilir ama biz talasemi hastalarını düşünerek kan vermelerinin bizim hayatta kalmamız için çok değerli olduğunu bilmelerini istiyorum.”
“Önümüzdeki Ay Donörle Gel Dediler”
3 gün önce kan nakli yaptıran İzmir’de yaşayan 40 yaşındaki talasemi hastası Ahmet Türkmen, bir dahaki gelişinde yanında donör getirmesinin yeterli olacağı konusunda klinik görevlilerinin kendisini uyardığını söyledi. Eşinin de talasemi hastası olduğunu ve kendisinin de geçmişte Talasemi Federasyonu’nda görev aldığını belirten Türkmen, 3 yaşından beri talasemi hastası olduğunu, 40 yaşında olduğunu ve kimsenin kalmadığını ifade etti. bağışçı olarak Kızılay’a götürmek istediğini belirterek, “Ramazan ayları aslında talasemi hastalarının kanıdır. Bağışların azalması nedeniyle çok riskli aylar bunlar. Depremlerde çadır satışı gibi konuların gündeme gelmesiyle Kızılay’a güven azaldı. Maalesef bu bağışlara yansıdı. Biz talasemi hastaları bundan muzdaripiz. Türkiye’de 10-15 bin talasemi hastası var. Tek kan alma merkezi Kızılay olduğu için başka yerden kan verme şansımız maalesef yok. Bu nedenle bağışların kesintisiz devam etmesini istiyoruz. Bu konuda yetkililerin harekete geçmesi ve bağış yapabilmesi için vatandaşlara güven vermesi gerekiyor. Bunu nasıl yapacağımızı bilmiyoruz ama 3 haftada bir 2 ünite kan almazsak yaşayamayız. Ve önümüzdeki ay kan alıp alamayacağımı bilmediğim bir tedirginlik içindeyim. Talasemi hastalarımızın 3 haftada bir 2 ünite taze kan almaları gerekiyor. Alacağımız kan en fazla 3-5 gün olmalıdır. Kızılay’da bir yapılanmayla mı yoksa yeni bir imaj çalışmasıyla mı bu sorun çözülecek bilemiyoruz ama bir şeyler yapılması gerekiyor. Hem talasemi hastalarının hem de ülke genelindeki insanların hayatı için Kızılay’a kan bağışını artıracak bir şeyler yapılması şarttır.”
Hasta yakınları Kızılay’a sevk ediliyor, Hastalar Size Kanımızı Verelim Diyor!
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden bir yetkili, BSHA’ya, hastalara verilecek kanın bulunamadığını ve yakınlarını Kızılay’a sevk ettiklerini söyledi. Kızılay’dan eli boş ayrılan yakınları, hastalar ve hastaneler kan stoklarında yaşanan mağduriyetten dolayı mağdur durumda. Hastanedeki kan stoklarının yetersiz olması nedeniyle acil ameliyatlar dışındaki rutin ameliyatları durdurma kararı aşamasında olduklarını kaydeden yetkili, ramazan ve kış aylarında kan bağışlarındaki düşüşün yanı sıra kan kaybı yaşandığını söyledi. Toplumun Kızılay’a duyduğu güven karşısında vatandaşlar hastaneye gelerek Kızılay’a kan vermek istedi. Bağış yapma konusunda çekinceleri olduğundan bahsetmişti. İzmir’deki başka bir devlet hastanesinden alınan bilgiye göre, Kızılay’dan hastane adına 1000 adet erozyon eser istendiği ancak sadece 8 adet teslim alındığı öğrenildi. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)